48. GÜN “BOŞ VER!”

S c r o l l D o w n

Açık denizde tek bir yolculuğum oldu. O güne kadar hissedemediğim duyguları, raflarca dizdim içimde. Aradan uzun zaman geçti, unuttum belki hepsini. Unuttum suların ne kadar daha karanlık olabileceğini. Unuttum sallanmaları güvertede, tornistan dönüşlerin sarsmasını unuttum, unuturmuş gibi yaptım.

Şimdi açılmak tekrar edepsiz, ahlaksız apaçık denizlere. Açılmak senin kör kütük dehlizlerine. Acemice ve tekinsiz. Annesi boğulmuş bir kurt yavrusu kadar cesur, adımlarım titreyerek yürüyorum küpeştede.

Bu sefer başka bunu sen de biliyorsun. Senin peşinden çıkıyorum ben bu yola, senin elinden tutmak, belki kurtarmak için. Kahramanının ben olduğuma inanmayan nicelerine inat senin peşinden açılmak.

Boy ver!

Benim kıyılarımdan bu kadar uzaklaşmak zarar sana. Yapma! Gerçi kumpanyan bittiğinde döneceksin nasıl olsa… Sana kıyamıyorum ben ama. Dayanamıyorum yorulmana. Gidilecek yerleri ben gidip gördüm önceden, boşa yolculuğun, yüzüyorsun suyu bile hissetmeden. Aklın yarım, fikrin yamalak!

Sonuçta bir liman neler vadedebilir ki bir çıplağa, hele ki yağmurluysa ve soğuksa. Ben seni bütün o İrlanda birası kokan fıçıların arasına saklayabilirdim oysa, üşümezdin, eminim. Liman olamayan bir liman ne hissederse onu tattırırdım sana. Çok başka şeyleri hatta. Sonra yelken sadeliğinde olmazdı bu, senin kulaç izlerin gibi de değil. Yani soru işaretleri. Yüzük parmağına kramp girmiş gibi düşün, yani işaretleri…

Boş ver!

İçimde okyanus suyunun tadını bilen bir kaptan ölüsü var biliyorsun. Islığı bana bile fazla acıksız. Ama cengaver yeterince, ve kadınlardan anlıyor benim tersime. Kadınlar seviyor onu, arıyor onu her ölümünde. Bense bir tufanı kurtarma peşinde. Çok açıldın artık, dön geriye…

Boy ver!

Ya da verme hiçbir şeyi, kalsın hepsi sende. Yuttuğun suyun tuzu, apağır gecelerin huysuzu, kurduğun hayallerin sonsuzu sende kalsın. Sende kalsın bu limanın tarihi, kasabalı unutsun, sende kalsın bu limanın tarifi, kaşifler unutsun, ama sen unutma. Unutma nasıl kusturduğumu seni, yuttuğun onca zehri, unutma ağzına dalıp inci çıkaran dilimi ya da hepsini unut…

Boş ver!